Veysel Hakk’a erdi cahil anlamaz Boşuna arayıp sorman Veysel’i Tellal oldu ama kimse dinlemez Kulağınla duysan görmen Veysel’i
Onu görmek yetmez Kâmil olmazsan Sazında sözünde mânâ bulmazsan Gözleri kör diye kale almazsan Olur olmaz şeye yorman Veysel’i
Sadık yarim diye toprağı seçmiş Kazma ile ekmiş orakla biçmiş Bahçe bağda aşlak sarmış dip açmış Sakın köylü diye yermen Veysel’i
Nice güzellere bağlanmış kalmış Arı gibi çiçek dermiş bal salmış Uzun ince yolda gaflete dalmış Düz iken yokuşa sürmen Veysel’i
İçindeki aşkı yare yazdırmış Hislerini beyit beyit dizdirmiş Küçük Veysel, Ahmet köy kent gezdirmiş Bırakın açılsın dürmen Veysel’i
Pir Sultan Abdal’ın izin sürmüş Yunus’ta Tapduk’ta kendini görmüş Âgâhî, Kemter’in sırrına varmış Onlardan aşağı görmen Veysel’i
Onu Yüzbaş’oğlu Mihmanî’den sor Ali İzzet ile Devranî’den sor Aziz Üstün’den sor Aziyet’ten sor Bunlar yol dostuydu kırman Veysel’i
Onu Hüseyin’e Kul Sabri’ye sor İstersen İzzet’e Hasgül’e de sor Emlek Yöresini bilenlere sor Dağa taşa sorun durman Veysel’i
Adım adım gezmiş vatanı yurdu Kardeş kılmış Sünnî Alevî Kürd’ü Birlik dirlik için çırpındı durdu Sevgiye mal edin harman Veysel’i
Bayrağı toprağı genel hak görmüş Atasına minnet duymuş iz sürmüş Bölücü bağnazı taşlamış yermiş Derde deva edin derman Veysel’i
Emaneti der ki iyi tanırım Filozof tabiri yetmez sanırım Çağın ozanıydı benim onurum Ümmi cihan gelse vermen Veysel’i |
|
|