Şükür olsun yaradana çok şükür Telli Mihribanım geldi ha geldi Yaralarım firkat buldu sulandı Dertlere dermanım geldi ha geldi
Benim yarim güzellerden seçilmiş Cennetten boyuna hülle biçilmiş Al yanakta taze güller açılmış Afet-i devranım geldi ha geldi
Bilmem uykuda mı yoksa uyağa Felek beni attı her renk boyağa Hasta oldum kalkabilmem ayağa Cesette bu canım geldi ha geldi
Nihaniyim içtim kırklar tasından Gönül vazgeçmiyor gara libasından Maral ürker olmuş avcı sesinden Sürmeli ceylanım geldi ha geldi |
|
|