Aslan eniğiydim kaplan dölüydüm İnden çıktım ine giren girene Meydan-ı hikmette erdim postumla Uzaklaştım gemi süren sürene
Dostun dükkanını mürşitnen açtım Hal bilmez elinden tebdilen şaştım Ulu bir kervandım köylerden geçtim Salahanalardan yüren yürene
Davut Sulari'yim kimler sordular Kimler adabımdan fena gördüler Kimler yanlış tasvir mana verdiler Küfürnen telkini veren verene |
|
|