Bin dokuz yüz doksan bir senesinde Yüklendi kamyona göçümüz bizim Ayrılık hasreti var sinemizde O gün kan ağladı içimiz bizim
Babamın işleri çokça güç oldu Altmış yıllık emekleri hiç oldu Nasibimiz kalktı hane göç oldu Buna yetmedi ki gücümüz bizim
O teşkilat düzen hava bozuldu Kazanlar çanaklar kova bozuldu Anamın kurduğu yuva bozuldu Dinmiyor artıyor acımız bizim
Ok yaydan çıkmıştı diyemez olduk Koyunları verdik sayamaz olduk Ekinleri ektik yiyemez olduk Harmanlarda kaldı tecimiz bizim
Eğdik boynumuzu bir yana büktük Evimizin çokça yerini söktük Mezarlığa gittik gözyaşı döktük Kaldı anam abim bacımız bizim
Komşularla vedalaştık sarıldık İkindi gelmeden çoktan yorulduk Daha köyden ayrılmadan sorulduk O zaman başladı sancımız bizim
Kevseri'yem gözlerime yaş doldu Tarlalar çayırlar sahipsiz kaldı O güzel evimiz tarumar oldu Bitti devranımız tacımız bizim |
|
|