Sefil baykuş merak eder dilimi Ölüm lal eyledi dillerim yoktur Eğdi kametimi büktü belimi Kalkamam ayağa hallerim yoktur
Ben gelende bizim yerler yaz idi Ettiğimiz cilve idi naz idi Cehiz düzemedim ömrüm az idi Göçtüm gömlek ile şallarım yoktur
Gelinlik elimin kınası solmuş Kara gözlerime topraklar dolmuş Sararmış gül benzim zağfiran olmuş Solmuş al yanağım hallarım yoktur
Haber edin kuşlar çeksin yasımı Yuva yapsın püskülümü fesimi Koymadılar ben dolduram tasımı Deryadan ayrıldım sellerim yoktur
Ecel beni bir kuş etti uçurdu Kağızman'ın bağlarından göçürdü Kahpe felek beni çarhtan geçirdi Yaslıyım yeşilim allarım yoktur
Haber edin ishak kuşlar göçende Selam söylen her turnalar geçende Ağ kırmızı sarı güller açanda Yollayın bana da güllerim yoktur
Yaren yoldaş beni düşlerde görsün Görenler de halim hatırım sorsun Yoldan gelip geçen Fatiha versin Felek dilencisi mallarım yoktur
Hıfzi'ye emanet dört yavru koydum Çeşmim yaşı ile yıkandım yuydum Bu fani dünyanın tadına doydum Arısız kovanda ballarım yoktur |
|
|